MANŞET

Darısı devlet memurunun başına

Abone Ol

Çankırı Büro Memur-Sen ve Memur-Sen İl Temsilcisi Ali Solak memur maaşları ve bürokrat maaşlarına yapılan zamlarla ilgili bir basın açıklaması yaptı.

 

Ali Solak’ın basın açıklaması;

 

Son günlerde kamuoyunda sıkça duymuş olduğumuz 666 sayılı kanun hükmünde kararname ile sözde memur maaşlarını eşitlediklerini belirten hükümet; bürokratların maaşlarını tavanda eşitlerken, devletin memurlarının maaşlarını tabanda eşitlemeyi tercih etmiştir. Bazı kurumlarda çalışanların hakları elden alınmış birçok mağduriyet yaşanmıştır.

 

666 sayılı KHK ile memur maaşlarını eşitleyen hükümet; maalesef çıkarmış olduğu kararnameye sahip çıkamamış ve en son mecliste kabul edilen 6253 sayılı TBMM Teşkilat Kanunun geçici 12. maddesi ile TBMM genel sekreter ve genel sekreter yardımcısı, özel kalem müdürü ve özel kalem yardımcısı, TBMM başkan müşaviri, yasama uzman ve yasama uzman yardımcısı kadrolarına görev yapan personellerin maaşlarını diğer kurumlarda aynı kadrolarda çalışanlar ile eşit olmasının önüne geçmiştir. Ayrıca 6253 sayılı kanunun 30. maddesinin 3. bendinde ise milletvekili danışmanına 83.500 gösterge yani (5.382,41 TL), ikinci danışmana 73.000 gösterge yani ( 4.705,58 TL ) ve diğer personele ise 63.000 gösterge yani ( 4.068,00 TL ) tutarınca sözleşme ücreti verileceği kabul edilmiştir. Bu ücretler memur maaş katsayısına göre her yılın 1. ve 7. ayında sürekli artacaktır. Yine en son kabul edilen yasa ile 2020 yılına kadar emekli olacak olan milletvekillerine bağlanacak olan maaşları cumhurbaşkanlığı ödeneğine göre bağlanacağı kabul edilmiş olup, milletvekili maaşlarında % 70-80 civarında artış sağlanmıştır.

 

Kamuoyuna şunu ifade etmek istiyorum. Milletvekillerinin veya danışmanlarının maaşlarının artırılmasına karşı değiliz ancak nasıl memur maaşları artırılacağı zaman Türkiye’nin ekonomik şartları ve bütçe dengesi öne sürülüyorsa; diğer harcamalar yapılırken de bu hassasiyete dikkat edilmesi gerektiğini düşünüyoruz.

 

Çankırı Memur-Sen olarak rahatsız olduğumuz bir diğer konu ise; 12 Eylül 2010 tarihinde yapılan halk oylamasında kabul edilen anayasa değişikliği sonucunda memurların hak ettiği Toplu Sözleşme Masasının kurulamamasıdır. Anayasa’da yapılan değişikliğin ikincil mevzuatı olan yasal düzenleme yapılmadığından bugün memurların zam oranları bile belirlenememiştir. Toplu sözleşme yasası 15 aydır meclisin gündemine gelememiş, bu süreçte kamuoyunda şike yasası olarak bilinen yasa bile 2 defa gündeme alınarak kabul edilmiştir. En kısa zamanda 4688 sayılı kanun hakkında gerekli düzenlemeler yapılarak, toplu sözleşme masasının kurulmasını ve bu masa da 666 sayılı KHK ile yapılan haksızlıkların bir an önce giderilmesini bekliyoruz.