Ramazan ayı, oruç tutanlar için manevi bir yenilenme dönemi olmasının yanında, sağlıklı beslenme alışkanlıklarının önem kazandığı özel bir zaman dilimi olarak bilinmektedir.
Çankırı Karatekin Üniversitesi Gıda Mühendisliği Öğretim Üyesi Doç. Dr. Hüdayi Ercoşkun, Çankırı’nın doğal ve köklü mutfağı, iftar ve geleneksel yemeklerin Ramazan’da nasıl sağlıklı bir beslenmeye dönüşebileceğini anlattı.
Dr. Ercoşkun, “Çankırı’nın yöresel mutfağı; tarhana çorbası, yaren güveci, ince ekmek muskası, keşkek ve yöresel tatlılar gibi ürünlerle zenginleşiyor. Bu doğal ürünler, hem oruç süresince vücudun ihtiyaç duyduğu besin maddelerini sağlamakta hem de geleneksel değerlerimizi yaşatmaktadır” ifadelerini kullandı.
Çankırı Lezzetleriyle Ramazan Sofraları
Dr. Ercoşkun, “Geleneksel Çankırı mutfağının en dikkat çekici örneklerinden biri olan “Yaren Güveci”, iftar sofralarına hem görsellik hem de zengin besin değerleri katıyor. Kuşbaşı kuzu eti, yerel sebzeler ve yöresel baharatların uyumuyla hazırlanan bu güveç, oruç açılışında hem doyurucu hem de sağlıklı bir seçenek olarak öne çıkıyor.” dedi.
Ercoşkun, “Ayrıca, “İnce Ekmek Muskası” gibi hamur işleri, peynir ya da kıyma harcıyla doldurulup sac üzerinde pişirildiğinde, geleneksel lezzetler modern iftar sofralarına yeni bir soluk getiriyor. Ramazan’ın serin sahur saatlerinde ise, Tarhana Çorbası ve Keşkek gibi fermente ve doğal ürünler, hem bağışıklığı güçlendiren probiyotikler sunuyor hem de sindirim sisteminin rahatlamasına yardımcı oluyor. “şeklinde konuştu.
Dr. Ercoşkun, “Bu eşsiz mutfağı koruyup, sağlıklı yorumlarla geleceğe taşımak, hem kültürel mirasımıza hem de halk sağlığına katkıda bulunacaktır” diyerek mesajını tamamladı.