Sahurda, uzun süre tok tutacak besinlerin tercih edilmesi gerektiğine değinen Ercoşkun, “Sahurda kompleks karbonhidratlar, yüksek lif içeren gıdalar ve protein kaynakları, gün boyu enerji kaybını engeller. Bu sayede açlık hissi de uzun süre geciktirilebilir” dedi.
Ercoşkun, tam tahıllı ekmek, bulgur, yulaf, haşlanmış yumurta ve peynir gibi besinlerin sahurda tercih edilmesi gerektiğini belirterek, aynı zamanda sahurda bol su tüketmenin de önemini vurguladı.
Ercoşkun, “İftara, ılık su ya da taze sıkılmış meyve suyu ile başlanması, sindirim sisteminin uyanmasına yardımcı olur. İftarda, sağlıklı protein kaynakları ve sebze bazlı yemekler tüketmek, vücuda ihtiyacı olan besin öğelerini sağlar. Aşırı tatlılardan ve şekerli gıdalardan kaçınılması gerekir” şeklinde konuştu.
Tuz tüketiminin Ramazan boyunca dikkatle izlenmesi gerektiğine dikkat çeken Ercoşkun, “Aşırı tuz tüketimi, vücuttaki sıvı dengesini bozabilir ve baş ağrıları gibi sağlık sorunlarına yol açabilir. Sahur ve iftarda tuzlu gıdalardan kaçınılması, vücudun sağlığını korumak açısından oldukça önemlidir. Tuz yerine doğal baharatlar, otlar ve yoğurt gibi alternatiflerin kullanılması daha sağlıklı olacaktır” ifadelerini kullandı.
Doç. Dr. Hüdayi Ercoşkun, oruç tutmanın metabolizmayı düzenlemeye ve sindirim sistemini dinlendirmeye yardımcı olduğunu söyledi. Ancak bu faydaların en iyi şekilde elde edilebilmesi için beslenme alışkanlıklarının doğru şekilde düzenlenmesi gerektiğini belirtti. Ercoşkun, oruç boyunca vücudun ihtiyacı olan enerjiyi karşılamak için sahurda ve iftarda dengeli besinler alınması gerektiğini vurguladı.