Kitap Günleri Fuarı’nın açılış günü olan 22 Nisan Salı günü, Güneş Yolu Yayınları standında okuyucularıyla buluşan ve kitaplarını imzalayan ünlü yazar Suat Turgut, Çankırı Postası TV’ye özel açıklamalarda bulundu.
"Çankırılı çocukların ve Çankırı insanının yüzünde bozulmamış bir safiyet gördüm"
Çankırılı çocukların yüzünde bozulmamış bir safiyet gördüğünü ve bundan çok umutlandığını belirten yazar Suat Turgut, “Öncelikle Çankırılı tüm kardeşlerime selam ve sevgilerimi gönderiyorum. Bir psikolog, antropolog olarak burada şunu gördüm, o da çocukların yüz ifadesi. Allah’ın izniyle Türk milleti bozulmayacak. Bize karşı büyük bir kültürel saldırı var. En büyük işgal de zihin işgalidir. Safiyetini korumuş ve koruyacak yüzler gördüm. Güzel adamlar, çocuklar gördüm. Özellikle Sayın Valimiz, Belediye Başkanımız… Somut örneklerini gördüğüm için söylüyorum, çok duyarlılar. Bütün kurumları katarak böyle bir fuar açtıkları için onlara çok teşekkür ediyoruz.” dedi.
"Ağaç yaşken eğilmez, ağaç yaşken düzelir ve bir daha eğilmez"
Gençlere ve büyüklere önemli bir mesajının olduğunu ve insanın anayasasının çocukluğu olduğunu vurgulayan ünlü antropolog Suat Turgut, “Önemli bir notum var gençlerimize ve büyüklerimize. İnsan, anayasasını çocukluğunda kazanır. Yani insanın çocukluğu, anayasasıdır. İnsanın anayasası yazıldıktan sonra da ben ‘Ağaç yaşken eğilir’ sözünü düzelterek şöyle diyorum: Ağaç yaşken düzelir ve sonra da eğilmez. Yani bozulan bir insanı sonradan düzeltemezsiniz ama bozulmadan çok iyi bir insan yetiştirebilirsiniz. Şunu demek istiyorum: Eğer çocukluğunda biz bu çocuklara doğru değerler aşılamazsak, büyüdüklerinde onları geri kazanmamız neredeyse mümkün değildir.” ifadesini kullandı.
"Eğitim insana karakter kazandırmaz, eğitim insana ahlak kazandırır"
Eğitimin insana karakter değil, ahlak kazandırması gerektiğini ifade eden Suat Turgut, başarılı olmak için önce iyi insan yetiştirip yanında beşerî ilimleri öğretmemiz gerektiğini belirterek şunları söyledi:
“Dünyayı kana bulayan, çocukları öldüren malum devletlerden bahsediyorum. Bakın, onları başarıya ulaştıran tek şey çocuk yaşlarında aldıkları eğitimdir. Anaokulundan 5’inci sınıfa kadar. Ondan sonra profesör oluyor, dünyayı yönetecek adam oluyor. Ama insanlık dışı bir beyin aşılandığından değişmiyor. Bir örnek daha vereyim: Mesela Hindistan’da kişi profesör olabiliyor ama gidip ineğe tapabiliyor. Eğitim, insanı karakter sahibi yapmaz; ahlak sahibi yapar. Dolayısıyla biz önce iyi insan yetiştirmeliyiz. Matematiği beraberinde vermeliyiz.
Peki, iyi insanı ne zaman yetiştirirsin? Diyorum ki: 4-12 yaşa kadar... Annelere, velilere, öğretmenlere ve yöneticilere söylüyorum: Bu dinamikleri verin. Bunlar boşa gitmiyor. Bir çocuğun bilinçaltında bir değer öğrenmesi, bu yaşlarda onun büyüdüğünde de o değerle hayata bakışı demektir. Dolayısıyla en büyük uyarım: Bu çocuklarımıza bu tür kitap fuarları ve etkinlikleriyle karakter kazandırmalıyız.”