BAL gibi fırsat…
“Futbol asla sadece futbol değildir.”
Simon Kuper
Futbol geniş kitlelere hitap etmesi yönüyle siyasetçilerin tüm zamanlar da dikkatini çekmiş bir spor dalıdır. Dolayısıyla hedef kitlesi bu kadar geniş olan bir spor dalını yönetmek için hükümetler yıllardır futbolu siyasetin içine çekmiş veya çekmeye çalışmışlardır. Lig başladıktan sonra yapılan müdahaleler, küme düşmenin kaldırılması, kupa statülerin değişikliği gibi pek çok müdahale yıllar önce çok rastladığımız durumlardı. Lakin bu gibi ayrıcalık gösterilen futbol kulüpleri ve o dönemin yöneticileri kamuoyunda hiç unutulmamış ve yıllar geçse de futbolseverler tarafından ‘anılır’ olmuştur. Günümüzde endüstri halini alan futbol bacasız sanayi halini almış ve milyonlar bu sektörden geçimini sağlar durumuna gelmiştir. Siyasetçilerin ulusal liglere sıra dışı müdahaleleri, centilmen oyun -fair play- futbolu iç siyaset malzemesi olarak kullanması halinde ise ülke federasyonları, FİFA tarafından ağır cezalara çarptırılmaktadır.
Günümüz de futbolumuzu idare eden seçilmiş TFF yöneticileri, elbette bu durumun farkındadırlar. Ancak futbol her zaman yazılı kurallar üzerinden idare edilmemektedir. Bu sezon da zorunlu olarak, öyle bir yıl olmuştur. Pandemi sebebiyle ulusal ligler uzun süre oynatılamamış, ardından da seyircisiz oynatılma kararı alınmış ve Bölgesel Amatör Lig’de ise bazı grup maçları tamamlanamamıştır. Tüm bunları dikkate alan TFF yönetimi, Covid 19 (koronavirüs) nedeniyle futbol kulüplerin uğradığı problemleri dikkate alarak, Pandemi döneminde yaşanılan zorluklar sebebiyle tüm ligler de küme düşmeyi kaldırmıştır. Ayrıca BAL Ligi'nde mücadele veren kulüpler için grupların durumuna göre bir üst lige çıkma kararı vermiştir. Çankırı BAL’da yıllardır tek takımla mücadele etmektedir. O takımda, Çankırı’nın sivil inisiyatifi 1074 Çankırı Spor’dur. Bu sezon kupa da olağanüstü performas gösteren 1074 Çankırı Spor ligi ikinci sırada bitirerek, bu süreçte diğer takımlar gibi beklenti içine girmiştir. Ancak, TFF’nin açıklamaları sonucunda, 1074 Çankırı Spor gibi beklenti içinde olan pek çok futbol takımı hayal kırıklığına uğrarken, bazı gruplardan çok sayıda takım 3. Lige yükseltildi. Kurşunlu Spor ise yıllardır verdiği BAL’a çıkma mücadelesini bu sezon kazandı. Zaten liglerden düşme kaldırıldığı için, 1074 Çankırı Spor ile baraj maçı oynamadan Bölgesel Amatör Lig’e yükselmiş oldu. TFF’nin açıkladığı bu kararlar futbol kamuoyunda çok tartışıldı ve hala tartışılmaya devam edilmektedir. Çankırı olarak beklentimiz, Kurşunlu Spor’un üst lige çıkması kesinleşmişken, 1074 Çankırı Spor’un da 3. Lig’e çıkmasıydı. Ancak bu durum bir türlü gerçekleşmedi. Makul beklentimiz il kontenjanı olarak 3. Lig’e alınması şeklindeyken maalesef bu da olmadı. Liglerin başlamasına az bir zaman kala kesinleşen 2020-2021 TFF BAL sezonunda, iki Çankırı takımının mücadele etmesi şeklindedir. Lig sonun da ise az puan toplayan takım ligden düşecek, kalan takım ise alttan gelen takım ile baraj maçı oynayacaktır. Çankırı maalesef tek takım kontenjanı sebebiyle 2021-2022 BAL sezonun da yine tek takıma muhtaç kalacaktır. Sezon sonunda yeni kararlar alınmazsa mevcut durum bu şekildedir.
Geçen hafta açıklanan karar ile sezon başladığın da maçlara tribün kapasitesinin yüzde otuzu kadar seyirci alınacaktır. Bu durum Bölgesel Amatör lig’de ilk kez mücadele edecek olan Kurşunlu için çok iyi olacak, ilçeye hareket gelecektir. Kurşunlu’ya her gelecek takım, elbette beraberinde belirli bir kitleyi de ilçeye getirecektir. Pandemi ile bu sayı kısıtlı olsa da sırf futbol için ilçeye yüzlerce futbolsever misafir olacaktır. İnşallah bu sene 1074 Çankırı Spor 3. Lige çıkar da iki takımdan birisi alt lige düşmek zorunda kalmaz aksi halde tek takımımız kalacaktır. Çankırı derbisi şeklinde oynanacak maçlar da alınacak sonuçlar bu durum da çok etkili olacaktır. Şimdiden iki kulübümüze de başarılar diliyoruz.
Gönül ister ki, Çankırı’dan bir Altınordu Spor Kulübü modeli çıksın, bu toprakların çocuklarına güvenen ve kadrosunda yabancı oyuncu bulundurmayan, iyi futbolcular yetiştirerek üst seviyede ki kulüplere satan bir futbol kulübüne sahip olalım. Aksi halde bu pahalı oyunu üst seviye de yürütebilmek, Çankırı ve ilçeleri için imkânsızdır. Bu konu ayrı bir yazı konusu olup esas konumuza dönelim.
Olanlar olmuş, pandemi sürecinde eğrisi veya doğrusuyla alınan kararlar Çankırı’ya, ülke futboluna neler getirecek, götürecek bunu zaman gösterecektir. Bizi esas ilgilendiren bu futbol işinden Kurşunlu ilçesi ne kazanacaktır. Kurşunlu ilçesi için büyük bir fırsat doğmuş ve takım bir şekilde Bölgesel Amatör Lig’e çıkmıştır. Peki, Kurşunlu bu duruma ne kadar hazırdır? Kurşunlu’da birkaç sezondur, değerli bir iş adamının verdiği katkılar, destekler boşa mı çıkacaktır. Yapılan bu emek, harcanan ciddi paralar ilçemiz de katma değer yaratacak mıdır? Kaymakamlık BAL için gerekli organizasyonları başlatmış mıdır? Belediye, muhtarlar, esnaflar ile bir araya gelerek toplantılar yapılmış mıdır? Ayağımıza kadar gelen bu 'BAL' gibi fırsatı ne kadar değerlendirebileceğiz?
Yıllardır bir avuç gönüllünün, devletten hiçbir destek almadan Çankırı’ya, Kurşunlu’ya Doğa Yürüyüşü (Hiking), Kamplı etkinlik (Trekking) ve kültür turizmi grupları getirdiğini ve ilçe tanıtımına büyük katkılar sağladığını biliyoruz. Büyükşehirlerden gelenlerle görüştüğümüz de Kurşunlu ilçesi için kısaca şunları dile getirmektedirler. İlçe de tarihi ve turistik alanların yön levhaları yoktur. En iddialı olunan çiçek balı konusun da bile ilçe merkezinde ve D100 yolunda herhangi bir tabela, heykel, anıt, rölyef gibi işaret bulunmamaktadır. Evet! İşin temeli olan konular da bile eksik durumdayız. Bunlar ivedilikle yapıldıktan sonra, maçlara gelecek futbol kafilesine, taraftarlara yöre lezzetleri sunulmalıdır. Tarihi ve turistik mekânları içeren Kurşunlu el broşürü maçlara gelen misafirlere biletle beraber verilebilir. Bu gibi daha pek çok uygulamalar paydaşlar tarafından en ince ayrıntısına kadar ele alınmalıdır.
İlçe tarihinden bile daha fazla geçmişi bulunan Kurşunlu futbolu yöre halkı tarafından her zaman sevilerek
takip edilmiştir. (Foto: Çizgilerde ve görüntülerde yaşayan Kurşunlu, Fikret Ünsal, s. 245, Yıl 2003)
Özetle Kurşunlu ilçesi, futbol kulübü sayesinde 'BAL' gibi bir fırsat yakalamıştır. Asırlardır bal üretilen bu kadim yerleşim merkezini, BAL sezonunda iyi tanıtalım. Tanıtım ödeneklerini yerinde kullanıp, bir salon da yapılan sunum ile hiçbir geri dönüşü, katkısı olmayan sadece faaliyet kitapçığı doldurma amaçlı olan Kurşunlu’yu tanıtıyor-muş gibi programlar yapmayalım. İlçenin tanıtımında, ihtiyaçlarının karşılanmasında BAL gibi büyük organizasyonlar bir fırsat olarak değerlendirilmeli ve mutlaka paydaşlarla ortak çalışma yapılarak ilçeye gelecek misafirleri karşılamaya hazırlanılmalıdır. Yöre halkı, esnaf kırsal turizm faaliyetinin profesyonelce nasıl yapılacağı konusunda düzenlenecek eğitim toplantıları ile bilgilendirilmeli, uzun vadede ise, ilçenin hak ettiği turistik gelişimi yakalayabilmesi için gelişime açık olan girişimci bölge halkı desteklenmelidir. Devletin imkânları ile ilçe halkına maddi ve manevi imkânlar sağlamalı, her yaş, gelir ve eğitim grubunu ayrı ayrı hedef alan tanıtım çalışmalarına ağırlık verilmelidir.
Buraya kadar Çankırı eksenin de baktığımız futbol, makro seviye de incelendiğinde, “bu işler ekonomi ve sanayileşmeyle ilgili” diyerek kolaycı bir yaklaşımla sporda ki başarısızlığımıza kılıf bulanlar elbette olacaktır ki bunlar zaten çoğunluktadır. Çözümü ülkenin genel problemlerinde aramak yerine, yöneticiler tamamıyla Türk sporunun kendi içindeki örgütlenme modeline ve bu model içerisindeki performansına yönelmelidir. Genel ve karmaşık kök sebepler yerine, somut ve sporun özeline yönelik teşhislerde bulunmak ülkeyi ve Çankırı gibi şehirleri çözüm yoluna daha kolay ulaştıracaktır. Yeter ki insan kaynağımızı iyi tespit edelim ve mali ve kaynakları mikro seviyede etkin ve verimli kullanalım. Bürokrasi uygulanmayacak proje üretme ve siyasete hazırlanma yeri değildir. Yöneticilerin de asli görevi budur ve başarı şarttır.
Ünlü futbolcu Frank Rijkaard'ın “Türk futbolunda aslında her şeyden biraz var, ama hiçbir şeyden tam yok” sözü ülkemizin içinde bulunduğu durumu gayet güzel açıklamaktadır. Yerel yöneticilerin misyonları tam burada başlamakta olup bu eksik olanları tamamlamaktır. Diğer alanlarda olduğu gibi Çankırı sporunu da Başkent düzeltemez, merkezden her şey tam yapılamaz. Mesela Altınordu Sporu veya yıllarca Süper Lig'de hüküm süren Gençlerbirliği'ni devlet mi bu hale getirmiştir? Ya da diğer alanlar da marka haline gelen il veya ilçeleri Başkent mi bu hale getirmiştir. Bu örnekler birer yönetim şaheseridir. Çankırı'nin bunlardan neyi eksiktir? Çankırı, sıkıştın mı 'kıblesini' Ankara'ya dönmekten artık vazgeçmelidir. Her şeyi tam yapmak; atanmışların başarısı, seçilmişlerin basireti, devlet memurlarının gayreti ve işadamlarının yatırımları ile gerçekleşecektir. Nitekim, yeni bölümleri ile üniversite şehire ve Kurşunlu ilçesine bir kaç yıl sonra yeni bir dinamizm getirecektir. Çankırı’nın, işini bilen yöneticilerle üniversite, turizm, kültür, sağlık ve spor merkezi olması çok uzakta değildir. Kadim Türk şehri Çankırı ve ilçeleri katma değeri yüksek bu alanlar da başarıyı yakaladığında marka haline gelecektir.
Çankırı'ya değişik alanlar da katkı sağlayan hemşerilerime: Ayağınıza taş değmesin, yediğiniz goller ömrünüzü tüketmesin; su gibi gidin, su gibi gelin!..