1994/99 yılları arasında Keçiören’de yayınladığımız Keçiören Çankırı Haber Gazetesinde yer alan “Çankırı’dan Bir Simge TEKSAZ ZEKİ” başlıklı, rahmetli Zeki Babayla yapılan kısa mülakat:
Çankırı’nın tanınmış isimlerinden sanatçı, sporcu, daha çok ta “Avcı, atıcı” Zeki Baba Keçiören Çankırı Haber Gazetemize yılların birikimini özetleyerek anlattı.
Çankırı’nın Zeki Babası 1927’de Çankırı’da doğdu.
İlkokulu bitirdikten sonra maddi imkânsızlıklardan dolayı, tahsiline devam edemedi…
6 yaşında annesini kaybetti.
Bir elektrikçinin yanında çırak olarak çalışma hayatına atıldı.
1946 yılında Çankırı Belediyesinde “Elektrik hat çavuş muavinliğine” başladı.
2 yıl görev yaptıktan sonra, 1948’de askere gitti.
Askerliğinin bir kısmını Van’da, bir kısmını da Ankara’da tamamladı.
1950 yılında evlendi. Saz ile evlendiği yıl bir merakla tanıştı.
Zeki Baba sırasıyla Çankırı Milli Eğitim Müdürlüğü, Teknik Ziraat Müdürlüğü, Toprak Su Müdürlüğü ve Bayındırlık Müdürlüğünde memur olarak görev yaptı.
Sazla tanıştıktan kısa bir süre sonra düğünlerde, yaranlarda, köy odalarında sazı ile , sözü ile aranan bir isim oldu.
1958 yılında TRT Radyosuna girdi. 8 ay stajyerlik yaptı. Dönemin ünlü Türk Halk Müziği Üstadı Muzaffer Sarısözen’den nota, solfej ve usül dersleri aldı. Ankara’da solo yaparak tanındı ve meşhur oldu.
Çankırı halk müziği ve folklorunun daha geniş bir kesimce bilinmesi için büyük çaba gösterdi ve bu amaçla Çankırı dışında birçok ilimize giderek yaranı tanıttı. Saz ustası olarak yaranda yıldızlaştı.
27 yıllık memuriyetinden emekli olduktan sonra Çankırı’da 5 yıl taksicilik yaptı.
Adının önüne geçen meşhur olduğu lakabı “Teksaz mı, Teksas mı?” diye Çankırı’da hep tartışma konusu oldu.
Zeki Baba konuya şöyle açıklık getiriyor:
Ben gençlik yıllarımda Çankırı sokaklarında kovboy şapkası, kovboy elbisesi ve çizmeleriyle dolaşırdım. Bu sebepten arkadaşlarım bana “Teksas Zeki” adını taktılar.
Saz ustası olup ta şöhrete kavuşunca da Teksas’ın yerine, son harfi (s)değişerek, “Teksaz’ın” (z’si) geldi ve Teksaz Zeki olarak namım yerleşti.
Emeklilik yaşlarında Zeki Baba sazını duvara astı.
Sazı, neden bıraktığını? Sorduk:
“Yaşlandıkça sazın artık kendisine eski zevki vermediğini” söyledi.
Teksaz Zeki yediği yemeğe çok titizdi. Gittiği düğün ve cemiyetlerde kendisine soğansız yemek pişirilirdi.
Zeki Baba’nın bir isteği vardı. Kültür Sarayı yapıldığında, kendisine bir oda verilecek ve orada öğrenciler yetiştirecekti. Onun bu isteği ne yazık ki, gerçekleşmedi.
2 çocuğu, 2 torunu var. Çocukları öğretmenlik yapıyorlar. Emeklilik günlerini evinde ailesi ve torunlarıyla geçiriyor.
Emekli olduktan sonra Çankırı Avcılık Atıcılık İhtisas Spor Kulübü başkanlığına seçildi. Halen Dernek Başkanlığını (Mülakat yapıldığında 71 yaşında) ve Çankırı Bölgesi Fahri av Müfettişliği görevini de sürdürüyor.
Diliyoruz ki; insanımızın kıymeti sağlığında bilinsin ve hatırı sağlığında sorulsun.
ÇARŞILARDAN ÜÇ MUM ALDIM YAKMAYA Çankırı - Zeki Babadağ Çarşılardan Üç Mum Aldım Yakmaya Edalı Suna Boylum Yakmaya Sevdalı Suna Boylum Yakmaya Yakıp Yakıp Yâr Yüzüne Bakmaya Edalı Suna Boylum Yakmaya Sevdalı Suna Boylum Yakmaya Çarşılardan Çarşaf Aldım Başıma Edalı Suna Boylum Yakmaya Sevdalı Suna Boylum Yakmaya Bana Verdin Verme De Kullar Başına Edalı Suna Boylum Yakmaya Sevdalı Suna Boylum Yakmaya Derleme Tarihi: 23 Kasım 1977 THM Repertuar Sıra No: 2061 Notaya Alan: Erkan Sürmen