Bugün Anneler günü. Anneler için bir gün ayırmak doğrumu derseniz, benimde cevabım herkesle aynıdır ve hayırdır. Çünkü hepimizin düşündüğü gibi Anneler bir güne sığdırılamaz, hatta ne günü, aya,  yıla ömre bile sığdırılamaz, sığdırılmaması da lazım değil mi. Evet hep aynı düşünürüz, ama önemli bir şey olmadıktan sonra Annelerini hatırlayanımızın sayısı da sınırlıdır bunu da itiraf etmeliyiz.

 
Bu sebepten yılda bir günün Anneler günü olarak ayrılması isabetli olmuştur diye düşünüyorum . Bir Baba olarak Annelerin hep öne çıkmasından şikayet ederim çaktırmadan, ama Annelerin ve Annemin bizler için yaptığı fedakarlığı, çektiği sıkıntıları göz önüme getirdiğimde Annelerimizin hakkının ödenmeyeceğini de hemen kabul ederim.


 Rahmetli Annemi kaybedeli tam Otuz sekiz yıl olmuş, dile kolay. Bir kış mevsiminde ama sıcak bir günde toprağa vermiştik Annemi. Hastalığını bile sonradan öğrenmiştim, hep yolunu gözlemiştim, bugün gelecek yarın gelecek ve bizi yine giydirecek, çok sevdiğim yarma çorbasını yapıp yine doyuracak, okula gönderecek diye, bekledim durdum günlerce ve aylarca.

 
Sonra bir gece  yarısı gelen acı haber ve aceleyle  Kurşunlu'dan Çankırı'ya yapılan  tren yolculuğu. Akciğer kanseri denen illet Annemi bizlerden almış kara toprağa vermişti, üstelik genç sayılabilecek bir yaşta iken. Kara toprak bizden daha fazla doydu Anneme eminim. Mezarlık ziyaretinde ve Eski köyümüze (İç Yenice) yaptığım gezilerde, gözüm Annemi koyduğumuz musalla taşına takılır, öyle baka kalırım bir müddet.

 
Hep gözümün önüne gelir, onu nasıl üzdüğüm, canını sıktığım olaylar,  hep acı şeyleri hatırlarım bilmem nedendir. Sonra derim, keşke yaşasaydı bugünlerimizi görseydi, onu rahat ettirebilseydim biraz olsun ne iyi olurdu, diye düşünürüm . Torunlarını görebilseydi onları kucağına alıp sevebilseydi, adını verdiğim Minik kuşumu görebilseydi, kendine benzediğini o da söyleseydi, diye düşünür hayal ederim.

 
Ama birden gerçekle yüzleşir, kaderin tecellisine rıza gösterir, haşa isyanı aklımdan bile geçirmem. Allah herkesi bir olayla imtihan eder, kimine hastalık verir, kiminin en yakınını alır, bilmezsin hikmetini. Çok yaşamayı istemekse az yaşayıp hayırlı ömür sürmek, o na layıkıyla kulluk etmeyi istemek hep öncelik olmalı, diye düşünürüm.


 Mezarının başına geldiğimde beni göreceğine o kadar inanırım ki, duygulanırım ve düşünürüm halini, acaba rahat mıdır şimdi, diye. Tek tesellim her gün ruhuna gönderdiğim Fatihalar. Okuduğum Fatihalar önce beni rahatlatır hep, ruhuna gönderdiğim her Fatiha onu üzdüğüm her olaya karşılık gelmiştir diye düşünür kendime teselli bulurum.


Hep derler ya, kaybedince anlarsın var olanın kıymetini, diye. Bende kaybedince anladım Annemin kıymetini. Üstelik her yıl, her ay ve her geçen gün anlıyorum değerini ve hissediyorum eksikliğini.


Anne sevgisi bir güne sığmaz elbet, ama o na karşı sorumluluğumuzu hatırlamak için Anneler günü başlangıç olabilir pekala.


Tüm Annelerimizin Anneler gününü kutluyorum, Vefat edenlere Allahtan rahmet, yaşayanlara sağlık ve afiyetler diliyorum.